Evreni görüntülemek için astronomlar
dünyada ve uzayda bulunan teleskopları kullanıyorlar. Bu sayede galaksileri,
nebulaları, dış gezegenleri ve pek çok gök cismini görüntüleyebiliyorlar.
Fakat, evrenin görünmez kuvvetleri, örneğin nötrinoları ve karanlık maddeyi
görüntülemek için farklı bir yaklaşım izliyorlar, yeraltına gidiyorlar.
Yeraltında bulunan gizli ve özel bilim laboratuvarlarını öğrenmek için bu yazımızı okuyabilirsiniz.
Yer altında olmak bilim adamlarına, Dünya’ya giren parçacıklardan gelen
gürültüler veya kozmik ışınlardan gelen ve diğer arkaplan radyasyonundan koruma
sağlıyor.
Ya da ye raltında
eski madenleri değerlendirerek, nükleer yakıt üzerinde çalışıyor ya da
tünellere parçacıklar hızlandırıcıları döşüyorlar .
Yeraltı
Bilim Laboratuvarları iki kıtaya yayılıyor evrenin sırlarına ışık tutuyor. İşte
yer altındaki en iyi bilim laboratuvarları :
1.Kanada Yeraltı Atom Enerjisi
Araştırma Laboratuvarı
Nükleer yakıt elde
etmek her zaman tehlikeli bir iş olsa da tıp teknolojileri ve başka
teknolojiler için yararlı olması nedeniyle halen vazgeçilmez. Yeraltı Araştırma
Laboratuvarı’ndan düşük geçirgenlikli kaya kütlesi içinde yakıtı depolamak için
yöntemler deniyor.
Yerin
440 metre
altında yer alan laboratuvar kayaların kazındıktan sonra nasıl şekil
değiştirdiğini ve yer altı suyunda ne nükleer ürünler oluştuğunu gösteriyor.
Deneyinde birinde 46 km
ve 3,5 metre
çapında kayada tünel açılarak deformasyon incelendi. Diğer bir deney ise
tünelin nasıl kapatıcı olduğunu gözlemliyor.
2. Büyük Yeraltı Zenon
Dedektörü
Güney Dakota’ da
Blakc Hills’ in 1,6 km
km arkasına gömülen dedektör karanlık madde deneyi yapıyor. Deneyin kalbinde
ise 370 kg’lık sıvı zenon dedektörü parçacık tespiti için kullanılıyor.
İlk sonuçlar Ekim 2013’ de yayınlandı ve
karanlık maddeye ilişkin hiçbir kanıt olmadığı söylendi. Deneyin yine de birkaç
yıl daha devam edeceği belirtildi. Bilm insanları halen WIMP ile ışık ve
elektron etkileşimi olduğunda dedektörde göreceklerini düşünüyorlar. WIMP zenon
atomuna dokunduğunda dedektörlerde foton görülecek.
3. Gran Sasso Ulusal Laboratuvarı
1400 metre kayayla kaplı Gran
Sasso Ulusal Laboratuvarı nötrinoların varlığını tespit etmeye adanmış bir
bilim laboratuvarı. Laboratuvar L’Aquila ve Teramo arasındaki otoban tünelinin
arkasında inşa edilmiş ve Roma’dan 120 km uzaklıkta.
Bu
laboratuvarda daha önce yapılan testte parçacıkların ışıktan hızlı gittiği
düşünülmüştü. Sonrasında ise fiber optik sistemde bir problem olduğu anlaşıldı.
4.MINOS
Minnesota’da bulunan
yaşlı demir madeni evrendeki temel parçacıklar hakkın bilgi edinmek için
mükemmel bir yer aslında. Yerin 800 metre altında nötrinolar ve karanlık madde
için birkaç dedektör yerleştirilmiş durumda.
2011
yılında MINOS nötrino deneyinde bu bilimsel laboratuvar nötrinoların bir
çeşitine varlığına dair bir kanıt buldu. Nötrinolar yüksüz ve nerdeyse kütlesiz
parçacıklar ve üç türleri mevcut elektron, müon ve tau.Bu laboratuar müon
nötrinolarının elektron nötrinolarına dönüştüğünü gözleyen iki laboratuvardan
biri.
5. CERN
Dünya’nın
en büyük ve en güçlü parçacık hızlandırıcısına sahip CERN (Avrupa Nükleer
Araştırma Merkezi anlamına gelen Fransızca Conseil Européen pour la Recherche Nucléaire)
yerin 175 metre
altında bir seri halinde parçacık hızlandırıcılara sahip. 27 km uzunluğunda magnetize
bir halka iki yönden ışın yollayarak parçacıkları inanılmaz bir şekilde ışık
hızına yakın hızda çarpıştırıyor. Çarpışmalar bu manyetik halkanın etrafında
bulunan dört detektöre yakın yerlerde yapılıyor. Son yıllarda tanrı parçacığı
(Higgs) deneyi nedeniyle oldukça ilgi çeken yeraltı laboratuvarında binlerce
bilim adamı çalışıyor. Evrenin nasıl oluştuğunu cevap arayan fizikçiler için
CERN bir bilim tapınağı sayılabilir. Yeraltında bulunan kayalar sayesinde LHC
50 ila 100 metre
arasında güvenle yalıtılıyor.
6. SNOLAB
Madencilerde aynı
yeri paylaşan SNOLAB ( Sudbury Nötrino Gözlemevi) yerin 2 km altında Sudbury’deki Vale
Creighton Madeni’nde çalışıyor. Kanada’da bulunan madende madenciler nikel
çıkarırken, SNOLAB’taki bilim adamları astroparçacık fiziğiyle uğraşıyorlar.
Karanlık madde ve
pek proje üzerinde çalışan laboratuvar deneylerini işte bu madende yapıyor.
SNOLAB’ taki Picasso deneyinde WIMP(kütleyle zayıf etkileşim parçacığı) adı
verilen karanlık madde parçacığı freon damlacıklar kullanılarak tespit edilmeye
çalışıyor. Karanlık maddenin aslında evrenin % 22’lik bir kısmını oluşturduğu
düşünülüyor. Geri kalan % 74’ü karanlık enerji iken , sadece % 4’ü maddeden
oluşuyor. Şimdilik gözlemlediğimiz kısmı da zaten bu % 4 madde.
Yakında açılacak
Kriyojenik Karanlık Madde Deneyi ile WIMP avlamak için germanyumdan katı hal
dedektörü yapılacak.
https://cosming.com/News/Detay/0/212/_en