Herkesin bildiği gibi arılar bal üretir. Sadece bal üretmekle de kalmaz, tozlaşmayı
da sağlarlar. Arılar sayesinde birçok bitki, meyve ve sebze oluşur. Tozlaşma
sayesinde oluşan ürünlerin yaklaşık 15 milyar dolara denk geldiği söyleniliyor.
En başta bal olmak üzere havuç, salatalık, karpuz, kayısı, kahve vb. birçok
tarımsal ürün olmayabilirdi arılar olmasaydı. Peki, şimdi varlar. Ama ya
gelecekte…
Koloni Çöküş Bozukluğu/ Sendromu’ nu hiç
duydunuz mu? Son yıllarda ortaya çıkan bir sendrom bu. Şöyle tanımlanıyor:
Kolonilerdeki işçi arıların, kraliçe arıyı ve bal peteği gözlerinde büyümeyi
bekleyen larvaları arkalarında bırakarak, polen toplamak için kovandan ayrılıp
bir daha geri dönmemeleridir. Bu şekilde kraliçe arı ve larvalar zamanla
ölüyorlar.
Arıların bu
sendrom içinde olduklarını biliyoruz. Bize sağladıkları yararları da biliyoruz.
ABD’nin Harvard ve Northeastern üniversitelerinden araştırmacılar Robert Wood,
Radhika Nagpal ve Gu-Yeon Wei , robot arılar adı altında Dünya’nın en minik
uçan robotlarını yaptılar.
Bu robot arılar
şimdilik 15 dk. süreyle rahatça uçabiliyorlar. Uzaktan kontrol edilebiliyor ve
saniyede 120 kez kanat çırpabiliyorlar. Bu mekanik arıların kanatları
seramikten, gövdeleri üst üste tutturulan katlanabilir levhalardan oluşan
karbon fiber ve titanyumdan yapılmış, yapay kanat kasları piezoelektrik aküatör
motoru ile hareket edebiliyor. BU yapay kanat kaslarını hareket ettiren
piezoelektrik aküatör motoru sayesinde, ince seramik şeritler elektrik akımıyla
sıkılaşarak robotların kanatlarını saniyede 120 kez çırpmasını sağlar. Çok ince
elektrik kabloları kullanıldığı için 15 dk. havada kalıyorlar. Daha uzun süre
uçabilmeleri için daha güçlü bir güz kaynağı ya da pil kullanılmaları gerekiyor
ama bu onların hareketlerini kısıtlıyor.(Çünkü ağırlıklarını artırıyor.)
Robot arıların
en önemli görevi tarımsal alanlarda çiçekler arasında polen taşıyarak bitkileri
tozlaştırmak. Fakat bu uçan minik robotlar için başka görevler de düşünülüyor.
Sürüler halinde uçan robotlar arama ve kurtarma çalışmalarında, askeri
gözetlemede, çevre kirliliğini ve hava olaylarını izlemede, özellikle zehirli
ve tehlikeli kimyasal sızıntıları belirlemede, yerüstü haritalama, trafik
izleme ve her türlü görüntüleme projesinde kullanılabilecek.
BUKET
SELEN GÜNDOĞDU
10/A 386
KAYNAK:
TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi
Yıl:47 Sayı:554 Ocak 2014 sayısı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder